Algılanan Zaman

Ortalama okuma süresi 2 dk.

Zaman her yerde aynı mıdır?

Şu an dünya saatine göre Amerika’da saat kaç, Japonya’da saat kaç bulabilirsiniz. Peki Andromeda galaksisindeki bir yıldızda saat kaçtır? orada bizim bildiğimiz anlamda mı geçer günler, saatler, zaman?

Soğuk bir gezegende evrimleşmiş bir canlı türünün metabolizması da yavaş olacaktır. Uzak gezegenlere de gitmeye gerek yok gerçi. Okyanus derinliklerinde asırlarca yaşayan sıradışı canlılar bulunmakta. Bu canlılar o kadar yavaş hareket ederler ki baktığınıda durduğunu sanırsınız. Ama onun için zaman bu şekilde ilerler. Belki de onun kol saati bizimkinden bin kat daha yavaş çalışıyordur. Kol saati bozuk olduğu için değil, metabolizması zaman algısını bu şekilde yarattığı için…

Peki zamanın çabuk ya da yavaş geçtiğini neye göre söylüyoruz? Yaşanan olaylara göre. Unutulmamalıdır ki zaman maddeden ayrı düşünülemez. Daha da doğrusu zaman hareketle birliktedir. Ne kadar çok hareket, olay, yer değiştirme olursa algılanan zamanda o kadar değişme olur. Bütün gün hiç birşey yapmadan durmakla bütün gün gezmek arasında bariz bir zaman algısı farkı vardır. Oysa iki günde de 24 saat geçmiştir. Yani psikolojik bir etkisi de vardır zaman algısının ama ben daha çok fiziksel yanılsamadan bahsedeceğim.

 

Bizler güneş sisteminde sabit bir hızla dönüyoruz dünyalılar olarak. Bunun yanında güneş sistemimiz de komple samanyolu galaksisinin içerisinde büyük bir hızla hareket ediyor. Bu hızlarda hareket ederken bizim algıladığımız zamanın hızı oluşuyor. Eğer güneş sistemimizin hızı yavaşlarsa ya da bizim dönme hızımız yavaşlar, hatta durursa artık gece gündüz algımızdan tutun da zamanın ölçümüyle ilgili hesaplar tamamen altüst olacaktır. Düşünsenize hep karanlık olduğunu, her zaman karanlık, güneş doğmuyor ya da ufukta sabit duruyor. En ufak bir ülke değişiminde bile jetlag yaşayan insanlık böyle bir etki altında zaman kavramını tamamen yitirecektir.

İlgili yazı:   Yapay Zeka & Sosyal Medya

Size zamanın azalıyor derler. Ya da zamanını boşa harcama, zaman değerli derler. Gerçekten öyle midir sorgulamak gerekir. Zamanı kim koydu ki para gibi onu da satmaya çalışıyorlar? Zaman algısnı kim yarattı? Zamanın tükendiğini kim söyledi? Evet, zaman da alınıp satılabilen bir şey haline geldi gregorian takviminin icadından sonra. Şu an algıladığınız, tanımladığınız zaman size sunulmuş yapay bir zamandır. Şu an 50 yaşındaysanız bu size yaşlandığınızı düşünmeniz için uydurulmuş bir zamandır. Eğer ben 1 yılın 10 yıla denk düştüğü yeni bir takvim yapsam, siz 50 değil 5 yaşında olacaksınız. Yani sayıların, zamanı bölmenin bir anlamı yok. Zaman tükenen bir şey değil.

Zamanı doğru algılamak için önce bu zamandan, bölümlendirilmiş ticari zamandan kopmamız gerek. Sonra dünü, bu günü ve yarını aynı anda deneyimleyebileceğiz…

YAZARA KAHVE ISMARLA!
Kahve bahane, zamanın ötesine geçmek şahane! Blogtaki özgün içeriklerin entropiye bile karşı gelerek sonsuza dek internette var olmasını istiyoruz. Bunu sağlamak için web site hosting barındırma giderlerine destek olmak isteyen herkesin katılımını sağlamak adına farklı bağış rakamları belirledik. Her bağış size özel sürprizler içeriyor. Detaylar aşağıdaki butonda! 🙂
Become a patron at Patreon!

Zamanın Ötesi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

6 yorum yapılmış, sen de yazsana :)

  1. Zaman ölçümünü eleştirmişsin ama zaten zaman bu ölçümlerden ve birimlerden ve hatta galaksilerin hareketinden bile bağımsız olarak “akıyor”. Zaman birimlerine pratik olarak, dünyevi düzen için ihtiyacımız var. Gregorian takvimi de olsa, senin düzenleyeceğin takvim de olsa o kişi aynı yaşta olacaktır, hangi sayıyla adlandırılırsa adlandırılsın.

  2. biz şu an güneşin dünya etrafında dönüşünü 1 yıl olarak adlandırıyoruz halbu ki zaman göreceli bir kavram. aslında güneşin samanyolu galaksisinde dönüşü 225 milyon yıl. eğer zaman bu şekildeyse kaç sn. yaşamış oluyoruz?

    • Karsilastirmali olarak galaksimizin hatta tum evrenin trilyonlarca yillik yaşının yaninda bizim 60 -70 yillik omrumuz sadece kucucuk bir andır. O bakimdan yillari saymak bize sadece bir bolunlendirme verir. Ben hayati yasarkenki icsel durumumuzdan bahsediyorum.sayilar ve takvimler maddi dunyada fonksiyonel ve ise yarar olabilir ama icimizde zamani arkamizdan kosan yakalamamiz gereken korkunc bir sey olarak gormeyip varligin dogasini yansitan bir arac olarak gormemiz ve bu sayede anda yasamanin farkina varmamiz gerektigini soyluyorum. Sadec an var, oyle dusunmek gerek ve su an sonsuzdur…boylece ic huzura kavusabilecegimize inaniyorum.

  3. Zaman sadece bir nesneler için başka bir referansa göre kıyaslama yapılmasıdır diyebiliriz kısaca .Olayı rakamlara dökmek zamanı daha anlaşılır yapmaktan çok daha anlaşılmaz kılmıştır.

  4. evrenin yaradılışında en küçük atom altı parçacıklardan sicimler durmaksızın ileriye doğru hareket ederler, bu hareketler evreni genişletirken kütle çekimin oluşturur, kütle çekimi de zamanı oluşturur. evrenin bir başlangıcı olduğu var sayılıyor bu varsayımda tüm bilim insanlarının ortak görüşü büyük patlama.. bu teoriye hiçlik varken atomlar oluştu atomlar içinde durmaksızın hareket eden elektronlar ve bu elektronları hareket ettirin quarklar ve altı sicimler… zaman yoktu madde zamanı oluşturdu… Zaman madde olmadan ölçülemez diyor ve olayı noktalıyoruz.

Lütfen düşüncelerini yaz, bu yorum alanı senin için :)